No.100 — 2022/40
Global İşler+’ın yüzüncü sayısına hoş geldiniz! Bugüne kadar bülteni okuduğunuz için hepinize teşekkür ederim. Umarım beğeniyorsunuzdur.
Bu hafta kripto piyasaları ve FTX dedikodusundan sıkılmışsınızdır diye, o konuda değerlendirmelerimi en sona koydum. Önce otomotivde yapay zekâ uygulamaları ile başlıyoruz. İkinci olarak, COP27 ışığında iklim teknolojilerinde zengin ve fakir ülkelerin yükümlülükleri tartışmalarına bakacağız. Sonrasında sağlık sektöründe yapay zekâ dosyamız var.
Keyifli okumalar!
TOGG’un rakibi big tech
🤯 Dijital Kodamanlar
Dünya otomotiv sektöründe yazılım ve elektronik pazarı büyürken bizim firmalarımızın pastadan nasıl pay alacağını da düşünmemiz gerek. Bu açıdan TOGG’da gösterilecek performansın sadece fiziksel aksama indirgenmesi ve tartışmanın buraya sıkıştırılması yanlış olur. TOGG’a aynı zamanda dijital kodamanlara karşı bir girişim olarak da bakmalıyız.
CBInsights’ın Kasım ayı başında yayınladığı rapora göre Google, Microsoft, Amazon ve Apple otomotiv sektöründe son bir kaç yıldır önemli yatırımlar ve satın almalar yapmaya devam ediyor.
Otomotiv elektroniği ve yazılımı alanındaki büyümenin ise sektör büyümesinin önüne geçmesi ve 2020’deki 238 milyar dolarlık pazarın 2030’da 469 milyar dolarlık bir hacme ulaşması bekleniyor.
Yazılımın bu pazardaki payı da hiç azımsanacak gibi değil. Entegrasyon hizmetleri ile 2030 yılında 84 milyar dolarlık bir pastadan söz ediliyor!
TOGG ile ilgili görüşlerimi Ocak ayında “Milli araba ve siyasi körlük” başlığı altında tartışmıştım.
COP 27 ve iklim yatırımları: Kazan kaynıyor!
🌱 Haftanın İklim Teknolojisi
İklim Değişikliği Konferansı (COP), Mısır’ın Şarm El-Şeyh kentinde 18 Kasım’a kadar devam edecek. Gelişen ülkeler, COP 27’de sanayileşmiş ülkelerin tazminat ödeyeceği yeni bir kayıp ve zarar mekanizması talep ediyor.
İklim teknolojileri alanındaysa denge gelişmiş ülkeler lehine bozulmuş durumda:
2020-2021’de dünyadaki toplam girişim sermayesi yatırımlarının üçte ikisi Kuzey Amerika ve Avrupa’ya giderken,
İklim teknolojisi alanında bu oran yüzde 86.
Enerji dönüşümünde de durum benzer:
ABD’deki Enflasyonu Düşürme yasası gibi büyük hamleler, riskli görülen iklim teknolojileri konusunda yatırımcılara güven verip özel sermayeyi teşvik ediyor, ancak ABD’ye yapılacak yatırımlar için geçerli.
Gelişen ülkelerin ise böyle iddialı yatırımları tek başlarına yapacak gücü yok. Kayıp ve zarar mekanizmaları gibi çözümlerin yokluğunda bu ülkelerin risk primleri düşmeyecek, aksine iklim risklerinin fiyatlanmasıyla daha da yükselebilir.
Sağlıkta yapay zekâ ve Türkiye
📤 Haftanın Dosyası
Türkiye’de sağlık harcamaları GSMH’nin yüzde 4,5 ile 5 oranında değişiyor. Yani ülkece ürettiğimiz her yüz liranın beş lirasını sağlığa harcıyoruz.
Pandemide sağlık çalışanlarının ne kadar büyük bir öneme sahip olduğunu bir kez daha gördük. Ama son dönemde mühendis ve yazılımcılardan oluşan yeni bir beyaz yakalı grubun sektörde giderek artan bir önem kazandığının farkında mısınız?
Halihazırda triyaj aşamasından kanser hastalıklarında hangi tedavinin daha etkili olacağına kadar bir çok aşamada yapay zekâ teknolojisinden faydalanılmakta.
Küresel ölçekte şimdiden bu sektörde bir milyar değerlemeye ulaşan ve geçen 20 unicorn çıkmış bile. Bu şirketlerden sekizi ise son iki yılda bu kervana katılmış.
Küresel ölçekte, sağlık sektörü için yapay zekâ çalışmaları yürüten şirketlere 2022 yılının ilk üç çeyreğinde 6,6 milyar dolar yatırım yapılmış. Dünyadaki tüm yapay zekâ yatırımlarının beşte biri.
Türkiye’deki sağlık sektöründe yapay zekâ ile ilgili bazı girişimlerde bulunulsa da henüz milyar dolarların konuşulduğu pastadan yeteri kadar pay alınamıyor. Startups.watch’a göre 2021 yılında sağlık sektöründeki startaplar, 13 farklı yatırım için, sadece 6 milyon dolarlık sermaye çekebilmeyi başarmış.
Binance/FTX: Dünyaya bir Elon Musk yetmedi!
🖊 Global İşler Köşesi
Geçtiğimiz hafta kripto piyasaları, Binance’in FTX’i satın almaktan vazgeçmesi ile yeni bir şok daha yaşadı. Tam piyasalar toplarlanmaya başlamış, Bitcoin’in 20.000 doların üzerine çıkması herkeste heyecan uyandırmışken, FTX’ten gelen haberler kripto piyasasını tekrar altüst etti.
FTX’in hikayesi gerçekten ilginç. Kurucusu Sam Bankman-Fried (SBF), iyi eğitimli bir aileden gelen, genç ama fırsatları iyi koklayan bir isim. Kartlarını doğru oynayan SBF, önce piyasa yapıcı olacak kadar etkili olmayı başarmış sonrasında ise değeri 32 milyar dolara kadar çıkan FTX’i kurmuş.
Her şey yolunda giderken baltayı taşa vuran SBF, ne yazık ki basmaması gereken tuşlara basmış ve sonunda Binance’in kurusucu Changpeng Zhao, nam-ı diğer CZ, ile karşı karşıya gelmiş.
Kripto dünyasında yaşananlar tabi ki piyasalardaki regülasyon eksikliğinin bir sonucu. O nedenle Bali’deki G20 zirvesinde ve Hindistan’ın yeni dönem başkanlığında kripto konusu küresel gündemin üst sıralarında kalmaya devam edecek.
Eğer hikayenin devamını merak ediyorsanız ve bundan sonraki senaryolar ne olur diyorsanız geçen hafta Dünya Gazetesi için kaleme aldığım “Binance/FTX: Dünyaya yeni bir Elon Musk yetmedi!” başlıklı yazımı okuyabilirsiniz.
Bu arada meselenin magazin boyutunu merak edenler için Bahamalarda SBF’nin yakın arkadaşları ile FTX’i nasıl yönettiğini Tracy Wang’in makalesinden okumalarını tavsiye ederim.
İklim teknolojileri köşemizi yazan Azem Yıldırım’a teşekkür ederiz.
🐦 Twitter: Türkçe: @ussal / İngilizce: @ussalEN
📝 Medium: Ussal Şahbaz
🔗Web: ussal.net