Global İşler+ 2022/32
🛵 Fransa ve Getir, 🎨 Sanat haftasında yapay zeka, 🤖 AB ve yapay zeka, ☢️ Nükleer Füzyon, ⚡️ Güneş Enerjisi tartışmaları
No.93 — 2022/31
Geçen hafta Global İşler+ bülteninin ikinci yılını idrak ettik. İki senedir bizi okuyan tüm okurlarımıza teşekkürler!
Bu haftadan itibaren, birkaç hafta boyunca, bültenimize ufak ilaveler yapmayı hedefliyoruz. İlki Azem Yıldırım’ın editörlüğünü yapığı “Haftanın İklim Teknolojileri” köşesi. Umarım beğenirsiniz!
Getir Fransa’da yasaklandı!
🗞 Haftanın Haberi
Türkiye’de ekonomi ve teknoloji basınında pek yer bulamayan bir haberle başlayalım…
Hızlı süpermarket işine ilk ciddi tepki Fransa’dan geldi (şaşırdık mı?). Macron hükümeti, “karanlık süpermarket”leri market değil depo olarak kategorize ederek, belediye iznine tabi olmalarının önünü açtı.
Lyon Belediye Başkan Yardımcısı Camille Augey’e kulak verelim:
Kendimize ne istediğimizi sormamız gerek. Bütün olumsuzluklarına rağmen ihtiyaçlarımızın hemen mi görülmesi gerekiyor? Gecenin bir yarısı bir paket makarna veya bir şişe şampuana gerçekten de ihtiyacımız var mı? Sahiden de sabaha kadar bekleyemez miyiz? Eve servis hizmeti olmadan önce de gayet güzel yaşayıp gitmiyor muyduk?
Teknolojiyle dönüşen her geleneksel iş için verilebilecek bir tepki. Şahsen ben bu hizmetleri keyifle kullanıyorum. Bakalım hızlı süpermarket kullanıcıları bu karara ne tepki verecek? Enflasyonun yaktığı Fransızların hızlı süpermarketlerdeki indirimler sayesinde geçinebildikleri daha önce haber olmuştu. Ancak, hızlı süpermarket iş modelinin, hele hele indirimlerin, artık biten düşük faiz dönemindeki ucuz finansman ile sürdürülebildiğini Mayıs ayında “Kaplan Devri Bitti mi” başlıklı yazımda tartışmıştım.
Yapay Zeka ile resim çizmeye ne dersiniz?
👩💻 Haftanın Görseli
Meşhur iklim savaşçısı Greta Thunberg, Frida Kahlo tarafından yukarıdaki gibi tuvale dökülmüş.
Yoksa Contemporary İstanbul’da her işin önünde foto çektiren fenomenleri mi görmeyi ümit ediyordunuz?
Öyle bir algoritma düşünün ki aklınıza gelen soyut veya somut tüm imgeleri hızlıca resme dökebilecek.
Hatta ünlü bir ressamın eserinin izlerini de ortaya çıkacak resimde görebileceksiniz.
Öyleyse yapay zeka yardımıyla resim yapmaya ne dersiniz? Yukarıdaki resmi, Night Cafe Studio isimli uygulama yapıyor.
Yapay Zekada Brüksel Etkisi
🧐 Haftanın Raporu
Dijital Pazarlar Yasası (DMA) ve Dijital Hizmetler Yasası (DSA) ile dijital dünyada regülasyonlara liderlik eden Avrupa Birliği, şimdi de Yapay Zeka Yasası (AIA) üzerinde çalışıyor. Centre for the Governance of AI tarafından hazırlanan “The Brussels Effect and Artificial Intelligence” başlıklı rapor AIA’nın küresel etkisini tartışmış. Rapor, AB regülasyonlarının dünya standartları üzerinde olduğunu ve ABD ile Çin’inkilerden daha etkili olabileceğini iddia ediyor. Bunun için iki etki mekanizması incelenmiş:
De jure etki: AB’nin düzenleyici kapasitesi göz önüne alındığında, yasanın ortaya koyduğu standartlar diğer ülkeler tarafından da benimsenebilir.
De facto etki: AB’de 2018 yılında yürürlüğe giren Genel Veri Koruma Tüzüğü (GDPR) bir anda bir çok ülke tarafından benimsendi ve bir altın standart haline geldi. Aynen bu örnekte olduğu gibi AB dışındaki şirketlerin Avrupa pazarına girmek için AIA’ya uyum sağlacak adımları atmaları bekleniyor. Aynı zamanda Avrupa standartlarında üretecekleri ürünlerin aynısını iktisadi saiklerle dünyanın başka pazarlarında da satışa sunacakları öngörülüyor. AB’ye uyum sağladıktan sonra, rekabet alanında oluşabilecek muhtemel dışsallıkları bertaraf etmek adına, kendi ülkelerinde benzeri yasal düzenlemelerin çıkarılması için çaba harcayacakları iddia ediliyor.
Vaşington merkezli düşünce kuruluşu Brookings ise ters görüşte: Alex Engler, Haziran ayında yazdığı analizde özellikle sunulan hizmetler yerelleştikçe AIA’nın etkisinin sınırlı olacağını savunuyor.
Nükleer füzyon bugünün teknolojisi olabilecek mi?
🌱 Haftanın İklim Teknolojisi
ABD’de Ağustos’ta yürürlüğe giren ve geçen hafta yazımda da ele aldığım “Inflation Reduction Act”te nükleer füzyon araştırmaları için 280 milyon dolar ayırıldı. Peki nedir bu füzyon?
Yıldızlar nükleer füzyon sayesinde var olur. Füzyonu dünyada tekrarlamak, yani yapay bir güneş oluşturmak ise düşündüğünüzden kolay.
Bunu başaranların arasında uzman nükleer fizikçilerin yanı sıra Ankaralı bir lise öğrencisi de bulunuyor.
Mevcut nükleer teknolojilerle karşılaştırıldığında, füzyonun tamamen güvenli olması ve atık üretmemesi ise en önemli avantajlarından. Peki neden nükleer füzyon henüz rüzgar ya da güneş enerjisi gibi yaygın olarak kullanılmıyor? Bu konuda en büyük engel, reaksiyonu sürdürmek için harcanan enerjinin elde edilen enerjiden daha fazla olması.
Son dönemde bu maliyetin azaltılması için geliştirilen projelere ciddi oranda yatırımlar yapılıyor. Bu konuda çalışma yürüten şirketlerden biri de Commonwealth Fusion Systems adlı MIT kökenli startup. Geçtiğimiz yıl Aralık ayında, aralarında, Bill Gates’in desteklediği Breakthrough Energy fonunun da bulunduğu yatırımcılardan tam 1,8 milyar dolar almayı başardı. 2030’ların başında elektrik satmaya başlayacağını iddia eden şirketin rakipleri arasında Kasım 2021’de yarım milyar dolar doğrudan yatırım ve 1,7 milyar finansman taahhüdü alan Helion Energy de bulunuyor.
Çin ise geçtiğimiz hafta 2028’de füzyondan elektrik üreteceğini iddia ettiği bir nükleer santral projesini onaylandığını duyurdu.
Türkiye’de füzyon çalışmaları 1970’te TAEK bünyesinde başlatıldı. Günümüzde bu kurumun ardılı olan TENMAK NÜKEN tarafından araştırma ve reaktör geliştirme faaliyetleri devam ediyor.
Güneş enerjisini kim engelliyor?
🖊 Global İşler Köşesi
Bu yılın sonunda güneş enerjisinde kurulu gücün yüzde 38 oranında büyümesi bekleniyor. Öte yandan Batı’da temel hedef 2050’ye kadar sıfır karbon ekonomisine geçmek.
Kaynak hazır, irade ortada. Peki bu iş, bu kadar kolay mı?
Türkiye bu fotoğrafın neresinde? Devlet, piyasadaki aktörlere doğru sinyaller verebiliyor mu?
Son yapılan değişikliklerle Türkiye’deki küçük yatırımcıyı güneş enerjisi yatırımına teşvik etmek mümkün olacak mı?
Tüm bu soruların cevabını ve daha fazlasını, Dünya Gazetesi için geçen hafta yazdığım “Güneş enerjisini kim engelliyor?” başlıklı yazımda bulabilirsiniz.
Eğer 2050’ye doğru giderken yenilenebilir enerji teknolojilerinin geleceği hakkındaki tartışmalara dair fikir edinmek isterseniz Finlandiya’daki LUT Üniversitesi tarafından yapılan çalışmanın sonuçlarına bakmanızı öneririm.
Her hafta Çarşamba sabahı çıkan Global İşler+ Bülteni’nde teknoloji, toplum ve politikanın kesişiminde dünyada olup bitenlere bakıyor, Türkiye’de olanları anlamaya çalışıyoruz. Bu bülten size iletildiyse lütfen Substack üzerinden üye olun!
🐦 Twitter: Türkçe: @ussal / İngilizce: @ussalEN
📝 Medium: Ussal Şahbaz
🔗Web: ussal.net